Muratpaşa Belediyesi, Bambus Plajı için savaşmaya devam ediyor
Muratpaşa Belediyesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın Bambus Plajı ihalesinin iptalinin ardından yapılan açıklamalara karşı açıklama yayınladı. #BambusPlajı #MuratpaşaBelediyesi #KıyıKanunu #HalkPlajı #KamuYararı #SiyasetÜstü #Antalya
BAMBUS SİYASET ÜSTÜDÜR... (Muratpaşa Belediyesi’neden Kamuoyuna Açıklama)
***
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ilgili ihalesinin mahkemece iptalinin ardından Bambus Plajı'nda yaşanan gelişmeler nedeniyle açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.
Plaj, Bakanlıkça Kasım 2022’de ihale edilmiştir. Belediyemizin, ihalenin kıyıların kamu yararına kullanılması amacını ortadan kaldırdığını savunduğu davanın sonucunda Ankara 6. İdare Mahkemesi, ihaleyi iptal etmiştir. Karara istinaden Antalya’mızın kent merkezindeki en güzel plajlarından Bambus’u halka açık hale getirmek için düzenleme ve temizlik çalışmaları belediyemizce başlatılmıştır.
Ne yazık ki, kent hafızasının da bir parçası olan bu plajda halk için attığımız adımlar, belli çevreleri ziyadesiyle rahatsız etmiştir. Siyasi parti olduklarını unutanlar, şirket yetkilisi gibi açıklamalarla, yeni bir ihale sürecinin beklenmesi gerektiğini tavsiye edecek kadar yolu şaşırmışlardır.
Üstelik, eski Bakan Mehmet Özhaseki’nin "Denizler halkındır” sözünün daha mürekkebi kurumamışken. Bilindiği gibi idari yargılama usulü kanunda istinaf ya da yeni ihale sürecinin beklenmesi diye bir kavram yoktur.
Şehirlerimizi yaşanabilir ve herkes için adil hale getirmek tüm belediyelerin görevidir. Hepimiz de sağlıklı, sürdürülebilir, güvenli ve adil çevrede yaşam hakkına sahibiz. Kent hakkı tam da budur. Açıklamalarıyla varlık nedenlerini inkar edenlerin kavrayamadığı da budur: 'Adil olmak.'
O nedenle Bambus kişisel ya da kurumsal bir mesele değil, partiler üstüdür. Bambus, kentin çıkarıdır, kamunun yararıdır. Bambus, kentin adaletidir.
Ama kamu yararı, kent çıkarı, siyaset üstü kalmak kavramlarına yabancı kalanların Bambus’ta yaşananları ve attığımız adımları kavramaya devlet kültürleri asla yetmiyor.
“Akıllanmak dediğin şey bitmiyor, bildiğin yanıldığına yetmiyor, işte ona yanarım” misali bir durumu yaşıyorlar.
Kıyıları halka açık tutmak bütün kişi ve kurumlar için anayasal bir görevidir. İhalesi iptal edilmiş, boş ve sahipsiz yeri işgalden korumak, evet, Muratpaşa Belediyemizin görevidir. İfadesi 'el koymak'sa, el koymaktır. El koymak, sorumluluk almaktır. Sorumluluğu üstlenmektir. İşi üzerine almaktır. Vaziyet etmektir.
Bambus Plajı’na el koyan Belediye Başkanımız Ümit Uysal değildir. “Kamulaştırmasız el koyma” kavramı hukuki bir kavramdır. El koyan, Muratpaşa halkı adına Muratpaşa Belediyesi’dir. Bir kamu idaresidir. Devletin bir parçasıdır. Aynı kapsamda olan diğer plaj için de gerekli tebligat yapılmış ve yasal sürede kıyının boşaltılması istenmiştir.
Anayasa’ya göre kıyıların halka açık tutulması gerekmektedir. İhalesi iptal edilen, sahipsiz kalan bir yeri yeniden işgale uğramasın diye belediye olarak müdahale ettik. Bundan doğal ne olabilir? Neden süreç partiler üstü bir bakışla görülemiyor? Neden kamu yararı kavramından bu kadar uzaklar?
Oysa şirketleşmiş akıllarını bir kenara bıraksalar, sadece Bambus’un değil, tüm kıyı alanlarının belediyeler dahil ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına tahsisini savunmaları gerekecek.
Böylece polemik değil, 'iş' üretebilecekler.
Şimdi Antalya’mız yeni bir başlangıcın arifesinde. Kamuya ait olanın kamuda kaldığı, Antalya’mıza ait olanın komşularımızın, halkımızın olduğu bir dönem başlıyor.
Biraz olsun sağduyulu olup, aklıselim kalıp bu duyguya kulak verin.
Partiler üstü bir tutumla, istisnasız herkesi
“Bambus, Antalya’mızındır” demeye, alandaki çalışmalar tamamlandığında bütün bir kent olarak piknik yapıp, denize girmeye davet ediyoruz. On binlerce insanımızın oradan denize girdiğini görmek için sabırsızlıkla bekliyoruz. Halkımız da bekliyor.