Cuma hutbesinin bu haftaki konusu belli oldu.
Diyanet İşleri Başkanlığı, 81 şehirdeki camilerde okunması için "Ahîlik, Dürüstlük ve Merhameti Ticarete Hâkim Kılmak" başlıklı hutbe hazırladı.
15 Eylül 2023 tarihli hutbede, kiracı ve ev sahibi arasındaki ilişkinin nasıl olması gerektiğinden bahsedildi.
Hutbenin başında, İslam'ın, her işte olduğu gibi ticarette de helal haram duyarlılığıyla hareket etmeyi, doğruluğu, dürüstlüğü ve merhameti şiar edinmeyi emrettiği hatırlatıldı.
Hırsın ve tamahın, yalanın ve hilenin, aldatmanın ve haksızlığın, gayrimeşru ve gayriahlaki her türlü muamelenin ise yasaklandığına dikkat çekildi.
"Mümin, servet ve malın esiri olamaz." ifadesi kullanılan hutbenin devamında şunlar aktarıldı:
Rızkına kimsenin hakkını bulaştıramaz. Kendisinin ve ailesinin boğazından haram lokma geçiremez. Mümin, daha fazla kazanç elde etmek için temel ihtiyaç maddelerini stoklayamaz. Arz talep dengesini bozarak bir malı değerinden fazlaya satamaz.
İnsanların zorunlu ihtiyacı olan ev ve iş yerini boş bırakıp fiyatları yükseltemez. Merhametli bir ev sahibi, kiracısının da bir aile geçindirdiğini unutmaz. İnsaflı bir kiracı da kasıtlı olarak ev sahibini mağdur edemez.
Son peygamber Hazreti Muhammed'in (s.a.s) hadis-i şerifine işaret edilerek şöyle denildi:
Kimseye kasten zarar verilemez; zarara, zararla karşılık da verilemez. İslam’a göre bir kişinin canına, malına ve haysiyetine zarar vermek haramdır ve büyük günahlardandır.
Cuma hutbesinde ev sahibi-kiracı ilişkisinin önemine işaret edildi.Cuma hutbesinde ev sahibi-kiracı ilişkisinin önemine işaret edildi.
Söz konusu hutbenin diğer bölümlerinde şu bilgiler paylaşıldı:
Mümin, ticarette sadece dünya kazancını değil, ahiret hesabını da gözetir. Haksız kazançtan, karaborsacılıktan, fırsatçılıktan, kul ve kamu hakkını ihlal etmekten uzak durur.
Mümin bilir ki, inancımız ve geleneğimizde kazanç elde etmek için her yol mübah değildir. Daha çok kazanma hırsıyla insan onuru çiğnenemez. İnsanların zor durumda olmaları istismar edilemez. Bilgisizliği suistimal edilerek kişi zarara uğratılamaz, aldatılamaz.
Peygamber Efendimiz (s.a.s) başka bir hadisinde ise 'Bizi aldatan bizden değildir' buyurmaktadır. Bu nebevi uyarıdan hareketle ecdadımız, sevgi ve saygıyı, kardeşlik ve merhameti, doğruluk ve dürüstlüğü, yardımlaşma ve dayanışmayı ticarete hâkim kılmak için Ahîlik teşkilatını kurmuştur.
Bu teşkilatın temel ilkesi; eline, diline, beline sahip olmaktır. Eşine, işine ve aşına özen göstermektir. Harama bakmamak, haram yiyip içmemek ve harama el uzatmamaktır. Yanlış ölçmemek, eksik tartmamaktır. Güçlü iken affetmesini, öfkeli iken yumuşak davranmasını bilmektir.
Alışverişte helal haram hassasiyeti her geçen gün azalıyor. Doğruluk ve dürüstlük gibi erdemler giderek zayıflıyor. Daha çok kazanma hırsıyla ahlaki değerler ve hukuki ilkeler göz ardı ediliyor. Aşırı tüketim, lüks ve israf günden güne artıyor.
Bu durumda bize düşen, Ahîlik ilkelerini benimsemek, iş ve ticaret hayatımıza bu ilkeleri yeniden hâkim kılmak için çaba göstermektir. Sevgili Peygamberimiz’in (s.a.s) 'Dürüst ve güvenilir tüccar, ahirette peygamberler, sıddıklar ve şehitlerle beraber olacaktır.'
4 müjdesine erişebilmenin gayretinde olmaktır. Kıyamet gününde, kazancımızın ve harcamalarımızın hesabını vereceğimizi unutmamaktır.
Nisâ Suresi'nin 29'uncu ayetine de hutbede yer verildi:
Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret dışında, mallarınızı aranızda haksız ve haram yollarla yemeyin ve kendinizi helak etmeyin. Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir.
ensonhaber