Antalya'nın Manavgat ilçesinde 13 kişinin dumandan etkilendiği ve adeta can pazarının yaşandığı yangının altından kundaklama çıktı. Güvenlik kamerasına yansıyan kundaklama görüntülerinde, bir kişinin iş yerine girip kısa süre sonra çıktığı, ardından benzini tutuşturup olay yerinden hızlı adımlarla kaçtığı kayıtlara girdi. Yanan binanın zemin katında bulunan koltuk döşeme atölyesi sahibi, iş yerinden iğne bile kurtaramadığını, zararının 300 bin liranın üzerinde olduğunu söylerken gözyaşlarına hakim olamadı.
Antalya'da Olay geçtiğimiz Pazar günü gece yaşandı. Aşağı Pazarcı Mahallesi 1059 Sokak'ta 5 katlı apartmanın zemin katındaki iş yerinde başlayan ve bütün binayı saran alevler, Antalya Büyükşehir Belediyesi Manavgat İtfaiye Birimi ekiplerinin zamanında müdahalesi sayesinde söndürülürken, dumandan etkilenen 13 kişi hastanelere kaldırıldı. Adeta can pazarının yaşandığı yangında, itfaiye ekipleri içeride mahsur kalanlara kendi maskelerini takarak kucaklarına alıp binadan çıkardı. Aralarında çocukların da bulunduğu yaralılar olay yerindeki ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı.
Olayın ardından yangının çıkış sebebiyle ilgili yapılan çalışmalarda ise şok görüntüler ortaya çıktı. Binanın zemin katındaki döşeme atölyesinin kimliği belirsiz bir kişi tarafından benzin dökülerek yakıldığı belirlendi. Güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerde kapüşonlu bir kişinin sokağı önce kolaçan ettiği, yoldan geçen vatandaşları gördüğünde ayakkabısını bağlar gibi yaptığı, iş yerine benzin döktükten sonra ateşe vererek hızlı adımlarla uzaklaştığı tespit edildi. Kundakçının kimliğinin tespiti çalışmalarının devam ettiği bildirildi.
Diğer taraftan yanan binada temizlik çalışmaları bütün hızıyla devam ediyor. Temizlik çalışmalarını yakından takip eden döşeme atölyesi sahibi Ömer İnalkaç, kimse ile bir düşmanlığının olmadığını belirterek, “Bunu nasıl yaparlar anlamış değilim. İş yerimde 3 adet dikiş, 1 adet derim makinesi, 1 motosiklet, televizyon, ocak, süngerler, deriler, döşeme malzemeleri en önemlisi de müşterimin o gün tamamladığım teslim edilmeye hazır koltukları, bir başka müşterimin malzemesi hazır koltukları vardı. Her şey yandı, kül oldu. Toplam zararım 300 bin lira. Bu yükün altından nasıl kalkacağım bilemiyorum. En önemlisi de müşterilerim benden mallarını istiyor, onlara ne cevap vereceğim?” dedi. Konuşurken gözyaşlarına hakim olamayan İnalkaç, “Benim düşmanım yok. Kimseyle böyle büyütülecek problemim yok. Bunu yapan insan olamaz” diye konuştu.
Bina sahiplerinden Mustafa Deniz, olay gecesi binada 10 kişinin olduğunu belirterek, “Biz ailecek evde otururken yangını fark ettik. Ağabeyim ve kız kardeşimle, ailelerimizle birlikte aynı anda kapıdan çıkıp merdivene yöneldik. Kiracımız o gün evde yoktu. Kapıya geldiğimizde alevlerden dışarı çıkamayacağımızı anlayınca en üst kata çıktık. Bir odaya girdik. Duman girmemesi için odanın kapısının altına havlu serdik. Yüzümüzü gözümüzü sardık. Ben ağabeyimle birlikte bir ara dama çıkıp cep telefonunun ışığıyla yardım istedik. Tam ümidimizi yitirmek üzereyken itfaiye görevlilerini karşımızda gördük. Bugün yaşıyorsan, itfaiye ve polislere borçluyuz. Onlardan Allah razı olsun. Onlar zamanında yetişmeseydi bugün konuştuğumuz yerde taziye çadırımız olacaktı. Sadece bizim bina değil komşu binalarda yaşayan insanlarda büyük tehlike atlattı. İtfaiye yetişemese onların binasına da atlayacaktı. Bu yangını çıkaran kişi en az 30 kişinin hayatını hiçe saydı. Emniyet güçlerimizden en kısa zamanda bunu yapanı bulmalarını ve cezasını çekmesini istiyorum. Bir kez daha itfaiye ve polisimize teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.