BAŞKAN BAHAR, “KÜLTÜRÜNÜ OLUŞTURMADIĞIMIZ HİÇBİR İŞİ YAPMAMALIYIZ”
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde ATSO Başkanı Ali Bahar’ın katılımıyla sektör toplantıları düzenlenmeye devam ediyor. 48. Grup Eğitim Faaliyetleri Meslek Komitesi'nde yer alan rehabilitasyon merkezi temsilcileriyle, bir araya gelerek sektörün kangren haline gelmiş sorunlarını dinleyen Başkan Bahar, sorunların çözüm süreci için çalışacaklarını kaydetti.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, 48. Grup Eğitim Faaliyetleri Meslek Komitesi’nde yer alan rehabilitasyon merkezi temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıda özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin sorunları masaya yatırıldı. Sorunları not alan Başkan Bahar, “Sorunların çözüm noktasında dört koldan çalışacağız. Ben işin ucunu bırakmam, inatçı ve mücadeleciyimdir. Milletvekillerini arayacağım, il milli eğitim müdürlüğüne bakanlığa ulaşacağım. TOBB ile görüşeceğim. Dört koldan çalışıp ilerleyeceğiz” dedi. Konuşmasına Peter Drucker’in, “Kültür stratejiyi sabah kahvaltısında yer” sözünü hatırlatarak, “Kültürünü oluşturmadığımız hiçbir işi yapmamalıyız. Sizin sorunlarınızın çözümünün takipçisi olacağımızı aklınızdan çıkarmayın. Sorunları tespit edip çözüme ulaştırmak için dört koldan çalışacağız” diyen Başkan Bahar, Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği İl Temsilcisi Sosyal Hizmet Uzmanı İmre Karataş’ın dile getirdiği devlet ödemelerindeki gelir dengesindeki tutarsızlığın üzerine gideceklerini kaydetti.
DEVLET ÖDEMELERİ GİDERLERİMİZİ KARŞILAMIYOR
Toplantıda sektörün en önemli sorununun ekonomik nedenler olduğunu, devlet ödemeleriyle, giderleri arasında dengesizlik olduğunu ve giderlerin sürekli yukarıya doğru ivmelendiğini anlatan Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği İl Temsilcisi Sosyal Hizmet Uzmanı İmre Karataş, sektör adına konuşarak şunları söyledi;
“Yaz aylarında aileler keyfi nedenlerle çocuklarını okullara göndermediği için gelirlerimiz yarı yarıya azalıyor. Çünkü bizler 8 saati bireysel, 4 saati grup seansı olarak eğitim veriyor ve faturalandırıyoruz. Çocuklar gelmediğinde ise faturalandırma yapamıyoruz. Dönem başında planlanan öğrenci sayısına göre hazırlık yapıyoruz. Gelir-gider dengesini dönem başına göre ayarlıyoruz. En büyük sıkıntımız ekonomik problemlerimiz. Bizler devletten ödenek alıyoruz. Dün itibariyle açıklanan artışlarımız var. Maalesef yüzde 29.98 gibi artışımız oldu. Kiralarımız yüzde 100 artmışken, sabit giderlerimiz yüzde 100 artmışken ne yazık ki yüzde 29.98 artış bizleri zor duruma sokacak. Burada en büyük zararı personelimiz görüyor. Birçoğu eğitim personeli. Devlet çalışanı olsalar iki katı üç katı maaş alacaklardı” dedi.
DEVLETİN ÜZERİNDEN BÜYÜK YÜK ALIYORUZ
Yaptıkları işin aynı zamanda devletin üzerinden çok büyük yük aldığını hatırlatan Karataş, “Devlet bu işleri yürütse çok daha pahalı bir süreci olacak. Ücretlerimizin makul bir seviyeye çekilmesini istiyoruz. Bundan sonrası için örneğin Ocak ayında yapılacak ücret belirlenme çalışmalarında bireysel seans ücretinin asgari ücretin yüzde 6’sına, grup seans ücretinin ise asgari ücretin yüzde 4’üne sabitlenmesini talep ediyoruz. Ücret belirleme çalışmasının bu şekilde yapılması durumunda, bileceğiz ki bizim ücretimiz belli. Gelirimize göre de giderimizi oluşturabiliriz” diye konuştu.