Bebek’teki bir teknede çalışan Engin Göregen ve Mazlum Doğan, 17 ve 18 yaşlarındaki ikisi kız altı kişinin saldırısında bıçaklanarak öldürüldü. Bir arkadaşları Bebek sahilindeki dehşet anlarını “Her şey 30 saniye içinde oldu. Önce Engin’e, sonra Mazlum’a saldırdılar. Beni de yaralayıp kaçtılar” diye anlattı.
İstanbul Boğazı’nın gözde semti Bebek’te Atatürk Heykeli’nin de bulunduğu meydanı Sarıyer yönüne doğru geçince uzunca bir sahil şeridi ve birbirinden lüks tekneler sizi karşılar. Teknelerin karşılarında ise apartmanlar bulunur. Bebek ne kadar hareketliyse, bu bölüm de o kadar sakindir. Engin Göregen’in iki yıldır çalıştığı ‘Zweig’ isimli tekne de Bebek Meydanı’ndan sonraki bu alana yanaşmıştı. Göregen, teknede şef garson olarak çalışıyor, kazandığı para ile de Aydın Üniversitesi Adalet Bölümü’nde okuyordu. Okulunu geçtiğimiz yıl bitirmiş, askerlik için tecilini de kaldırmıştı. Tekne sahipleri Engin’den kendisi gibi çalışkan birini bulmasını istedi. O da 1 ay kadar önce yerine Mazlum Doğan’ı buldu. Mazlum Doğan’ın işe alışma sürecinde Engin Göregen de onunla birlikte çalışıyordu. Korkunç olayın olduğu gece, Engin’in askere gitmesine 10 gün kalmıştı.
23 Eylül gecesi saat 01.00 sıralarında, Engin’in çalıştığı tekneye tam 35 metre mesafede bulunan bankta hepsi de 17-18 yaşlarında 4’ü erkek, 2’si kız bir grup oturmuştu. Bağırarak konuşuyorlar, küfürler ediyorlardı. Çevre teknedekiler uyarmak istese de kimse bu gruba müdahale etmedi. Bundan sonra yaşananlar ise adeta korku filmi gibiydi. Engin ve Mazlum’un ölümüyle biten olayı, o gece kendisi de yaralanan bir mesai arkadaşları şöyle anlattı:
“Banktaki grup sürekli bağırarak küfürler ediyordu. Uyarmak istesek de yapmadık. Engin ve Mazlum bu sırada teknenin dışındaydı. Bir ara Engin’in sesini duydum. Telefonda biriyle tartışıyordu. Sonra saat tam 01.17’de Engin’in bağırma sesini duydum ve hemen koştum. Benim koştuğumu gören diğer arkadaşlar da koştular. Engin yerde yatıyordu. Ayağa kaldırdığımızda üstünün kan olduğunu gördük. Saldırganlar kaçıyordu. İkisi kadın 3 kişiyi yakaladık ama sonra elimizden kaçırdık.
PLANLI GİBİYDİ
Beş erkek Bebek Yokuşu’ndan yukarı, 2’si kadın 3 kişi ise sahil tarafından kaçtı. Kavgaya müdahale etmeye çalışırken ben boğazımdan, bir arkadaşım da kolundan yaralandı. Engin’i ve kolundan yaralanan arkadaşı taksiyle İstinye Devlet Hastanesi’ne gönderdik. Engin hastanede, Mazlum ise olay yerinden 25 metre ilerideki Atatürk heykelinin önünde can verdi. 6 kişi, tartışma sırasında ikişerli grup olarak saldırmış. Video kayıtlarından da öyle görünüyor. Sanki planlı bir saldırıydı ama öncesinde bir kavgalarını görmedim. Engin’in ilk bağırmasıyla, bıçaklanması arasında 30 saniye var.”
10 GÜN SONRA ASKER OLACAKTI
Engin Göregen’in ölümü hem ailesini hem de arkadaşlarını yasa boğdu. Engin Göregen’in ağabeyi Ali Göregen saldırganları ne kendilerinin ne de kardeşinin tanımadığını belirterek, “Biz 13 kardeşiz. Engin bekârdı, kimseyle kavga etmeyen, sessiz ve sevilen biriydi. Özel bir üniversitede adalet bölümünü okudu. Aynı zamanda tur teknesinde şef garson olarak çalışıyordu. Kardeşimi 10 gün sonra askere gönderecektik, serseriler yüzünden toprağa verdik” dedi.
EN AĞIR CEZAYI ALSINLAR
Baba Ramazan Göregen ise, “Oğlumun kimseye zararı yoktu. Askere gitmeye hazırlanıyordu. Mazlum da işe gireli 10-15 gün olmuş. Oğlum gidince yerine o çalışacaktı. İki arkadaşa saldırıyorlar. Alkollüydü deyip geçmesinler, en ağır cezayı alsınlar. Bizim canımız yandı, başkalarının canı yanmasın’’ diye konuştu. haber msn.com.tr