Vergi oranlarının artırılması elbette vatandaş için hoş olmayan bir sürprizdi. Biz artırılan vergi çeşitleri ve neden artırıldığı tartışmalarını bir kenara bırakarak bu değişikliğin yarattığı teknik aksaklıkları konu edineceğiz. Türkiye'de vergi denilince tartışılan otomobil, tütün ürünleri ve alkollü içeceklerde hem ÖTV hem KDV olduğu hem de vergileme nispi (oransal) unsurlardan oluştuğu için herhangi bir vergideki artış nihai fiyat üzerine daha fazla artış olarak yansıyabiliyor. Motorlu araçlarda vergi konusu Habertürk'te enine boyuna yazıldı çizildi. Alkollü ürünler ve sigarada da her vergisel değişiklik olduğunda konuyu takip etmeye ve tüketici açısından değerlendirmeye çalışıyoruz.
Ekonomide “mali çarpan” maliyet artışlarının kaç katı oranında fiyata yansıtılacağını gösteren bir katsayı. Formül itibarıyla, bir ürünün perakende satış fiyatı üzerindeki bütün yüzdesel unsurlar dikkate alınarak hesaplanıyor. Dolayısıyla, bir ürünün perakende satış fiyatı üzerindeki yüzdesel unsurlar arttıkça, mali çarpan da yükselmekte ve maliyetlerin perakende satış fiyatına katlanarak yansımasına sebep oluyor.
Mali çarpanın en çok göze batığı alan sigara. Son olarak tütün mamullerine uygulanan KDV oranının yüzde 18’den yüzde 20’ye çıkmasıyla birlikte satış fiyatı üzerinden hesaplanan efektif KDV oranı da yüzde 15,25’ten yüzde 16,67’ye çıktı. Böylelikle, 5 Temmuz'daki ÖTV artışı ile birlikte endüstrinin ortalama fiyat seviyesindeki bir paket sigaranın üzerindeki toplam vergi yükü yaklaşık yüzde 81’den yüzde 82,5’e yükseldi.
Yüzde 63 oranında uygulanan nispi vergi dolayısıyla mali çarpan KDV’nin yüzde 20’ye artırılması ile birlikte, sigaralar üzerindeki toplam verginin daha da yüksek bir oranı fiyata bağlı hale gelmesini sağladı. Sigaralar için yaklaşık 6,8 olan mali çarpan 7,5’a yükseldi. Böylece gerçekleşen maliyet artışları fiyatlara yaklaşık 6,8 katı yerine 7,5 katı seviyesinde yansıyacak. Örneğin, 1 TL’lik bir maliyet artışının perakende satış fiyatına yaklaşık 7,5 TL artış olarak yansıtılması gerekecek.
Sigara sektöründe ÖTV ve KDV’de gerçekleşen artışların ve mali çarpanın 7,5’a yükselmesinin, ortalama fiyat seviyesindeki bir paket sigaranın perakende satış fiyatında 5 TL’nin üzerinde artış ihtiyacı getireceği hesaplanıyor. Kur ve enflasyon kaynaklı diğer maliyet artışları ile birlikte düşünüldüğünde bu rakamın daha da artabileceği düşünülüyor. Tütün mamullerinin enflasyon sepetindeki yüzde 4’e yakın ağırlığı düşünüldüğünde maliyetlerin katlanarak fiyata yansımasının enflasyon üzerindeki olumsuz etkisi kaçınılmaz olacak.
Uzmanlar, KDV’de gerçekleşen artışın daha da yükselttiği mali çarpanın düşürülmesi ve sigara fiyatlarının enflasyon üzerindeki etkisinin en aza indirilmesinin vergi gelirleri de korunacak şekilde nispi vergilerin düşürülüp, maktu verginin artırılmasını çözüm olarak gösteriyor. Bu tezi savunan uzmanlara göre vergi yükü aynı kalacak şekilde tamamen maktu vergi bazlı ÖTV sisteminde 1,3’e inecek mali çarpan ile fiyat artışı ihtiyacı 90 kuruş ile sınırlı kalacaktı.