Türkiye'nin etnik yapısı ve yeni anayasa tartışmaları: Küresel emperyalizmin planları, Türkiye'nin üniter yapısını nasıl hedef alıyor? Etnik mozaik yalanı nedir?
Dünyada 208 devlet bulunmaktadır, ancak yirminci yüzyılın başlarında sadece 20 devlet vardı. Ulus/milli devletler, büyük imparatorlukların dağılması ve sosyalist sistemin çökmesiyle hızla artmıştır. Günümüzde bu devletlerin birçoğu etnik açıdan homojen değildir. Küresel emperyalizm ise bu yapıyı daha da bölmek amacıyla planlar yapmaktadır. Prof. Dr. Anıl Çeçen'in belirttiği gibi, emperyalist güçler dünyadaki devlet sayısını artırarak ulus devletleri bölmeye çalışmaktadır.
Özellikle Irak ve Suriye gibi ülkelerde görülen bu bölünme süreçleri, Türkiye ve İran gibi ülkelerin de gelecekte hedef alınabileceğine işaret etmektedir. Bu planların temel amacı, Türkiye'nin üniter yapısını ve Türk kimliğini zayıflatmaktır.
Millet ve ırk farklı kavramlardır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda yer alan "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür" ifadesi, ırkçı değil, birleştirici bir yaklaşımdır. Türk milleti kavramı, etnik köken gözetmeksizin tüm vatandaşları kapsar ve bu, ülkenin güçlü bir milli birlik oluşturmasının teminatıdır. ABD gibi büyük devletlerin de farklı etnik kimliklerden gelen vatandaşlarını tek millet çatısı altında birleştirdiği görülmektedir.
Türkiye, dünyanın birçok ülkesine kıyasla daha homojen bir etnik yapıya sahiptir. Özellikle 1683'ten itibaren başlayan geri çekilme süreci ve Milli Mücadele sonrasında yaşanan nüfus değişimleri, bu homojen yapının oluşmasında etkili olmuştur. 1965 Nüfus Sayımı sonuçlarına göre, Türkiye'de yaşayan halkın %84,54'ü ana dilini Türkçe olarak belirtmiştir. Günümüzde ise, vatandaşların %99'u Türkçe konuşmaktadır. Bu demografik yapı, Türkiye'nin etnik mozaik olduğu iddiasını çürütmektedir.
Siyasal İslamcılar, yeni anayasa çalışmalarını sık sık gündeme getirerek Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısını hedef almaktadır. Anayasa'nın ilk dört maddesi ve 66. Madde gibi Türk kimliğinin ve milli birlik anlayışının korunmasına yönelik maddelerin kaldırılması planlanmaktadır. Bu tür girişimlerin amacı, Türk milletinin birlik ve beraberliğini zayıflatmaktır. Aynı zamanda, sığınmacı ve kaçak nüfusun Türkiye'ye dahil edilmesiyle demografik yapının bozulması hedeflenmektedir.
Türkiye, tarihi süreç içerisinde büyük mücadeleler vererek etnik homojenliğini koruyan bir ülke olarak dikkat çekmektedir. Ancak son yıllarda küresel güçler tarafından etnik ayrışma ve bölünme hedefleri doğrultusunda yeni stratejiler geliştirilmekte ve uygulanmaktadır. Bu süreçte, Türk milletinin milli birliğini koruma kararlılığı büyük önem taşımaktadır.